Yazılar

Arda Tekin ve Dodo’dan muhteşem düet

Arda Tekin ve Dodo “Yazık Ulan” isimli şarkıya birlikte düet yaptı. Musicom Prodüksiyon etiketiyle müzikseverlerin beğenisine sunulan şarkının yapımcılığını  Harun Savaş Aksoylu ve Fatih Aksoylu  üstlendi.

Enes Bilal Taşçı yönetmenliğinde İstanbul’da kliplendiren şarkının çekimleri 24 saatte tamamlandı. Çekimler sırasında duygularını dile getiren ikili, “Seslendirdiğimiz şarkı ikimiz içinde çok uyumluydu. Muhteşem bir düet ortaya çıkardığımızı düşünüyoruz. Şarkı çıktığından beri sevenlerimizden gelen tepkilerden ne kadar doğru bir çalışmaya imza atığımızı görmüş olduk. Doğru ekiple iş yapıldığında gerçekten hedefe ulaşıldığını da bir kez daha deneyimledik. Bundan sonrası artık tamamen müzikseverlerin beğenisinde.  Umarız onlarda çok severler.”

Fairmont’tan Sevgililer Günü’ne özel paketler

Fairmont Quasar Istanbul, yılın en romantik gününü unutulmaz kılmak için Aila’da aşk tınıları eşliğinde benzersiz bir Sevgililer Günü yemeği ve çiftlere özel ayrıcalıklı masaj terapileriyle misafirlerine eşsiz deneyimler sunuyor.

Aila

Aila, Sevgililer Günü’nde aşkın büyüsünü doyasıya yaşamak isteyen misafirlerini ağırlıyor. Mutfak Şefi Kemal Can Yurttaş’ın Sevgililer Günü’ne özel olarak hazırladığı, Anadolu mutfağından ilham alan benzersiz lezzetler, Hande Ateş’in büyüleyici canlı müzik performansı eşliğinde sunulacak.

Şef’in ikramları, paylaşımlı soğuk ve sıcak mezeler, mürver çiçeği sorbe, ızgara dana bonfile veya ızgara yabani levrek ve “Aşk” isimli tatlının servis edileceği bu unutulmaz deneyim, kişi başı 4.700 TL’den sunuluyor, bir adet karşılama kokteyli ve iki kadeh yerli içecek içeriyor. Saat 20.30-23.00 arasında gerçekleşecek yemek, sevdikleriyle birlikte bu büyüleyici atmosferde olmak isteyen misafirlerini bekliyor.

Fairmont Spa

Fairmont Spa, Sevgililer Günü’nde keyifli anlar yaşamanız için sizi davet ediyor. Vücudunuzu ve ruhunuzu aynı anda bütünsel biçimde iyileştirecek terapilerin uygulandığı çiftlere özel 60 veya 90 dakikalık bakımlar, yalnızca 14 Şubat’a özel %30 indirimle sunulacak.

Bilgi: 0212 403 85 00 / fairmontquasaristanbul.com

Çağan Şengül’ün ikinci albümü “Yalnız”

Sevilen müzisyen Çağan Şengül, müzik kariyerinde yeni bir döneme imza atarak ikinci albümünü Sony Music Türkiye etiketiyle müzikseverlerle buluşturuyor.

2022’de ilk albümü olan “YANGIN” ile tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başaran sanatçı, ürettiği zamansız şarkılar ile müzik dünyasındaki yerini kalıcılaştırmayı ise kısa sürede başardı. “YANGIN” ile 200 milyona yakın dinlenmeye ulaşan Çağan Şengül, ikinci albümüne olan merakı da artırdı. “YALNIZ” adını verdiği albümde toplam 10 şarkısı bulunan sanatçı tamamen yeni bir hikâye anlatısına başlıyor. Sevilen müzisyen, albüme ait iki parça “Mağlup” ve “Artık Çok Geç”i geçtiğimiz Kasım ve Aralık ayında klipleriyle birlikte yayınlayarak albüm hikayesinin ön izlemesini müzikseverlerle buluşturmuştu. Parçalarındaki derin duyguları başarıyla yansıtan sanatçı albümdeki 9 parçanın söz ve bestesine yine kendisi imza atarken, bir diğer başarılı isim Burak Bedirli ise albümün prodüktör koltuğunda yer alıyor.

Anadolu Isuzu’lar Ukrayna gidiyor

Anadolu Isuzu, Kiev Belediyesi bünyesinde hizmet veren toplu taşıma şirketi Kyivpastrans ile 18,6 milyon Euro değerinde 85 adet Citiport 12, alçak tabanlı otobüs tedariği anlaşması imzaladı. Teslimatlar bu yılın ikinci yarısında başlayacak.

Anadolu Isuzu, Ukrayna’nın başkenti Kiev’in yer üstü toplu taşıma hizmetlerini yöneten belediye şirketi Kyivpastrans ile 85 adet Citiport 12 otobüs için 18,6 milyon Euro değerinde bir ihracat anlaşması imzaladı.

Citiport 12 ile modern ve çevreci toplu taşıma

Günde 1.5 milyondan fazla yolcuya hizmet veren ve Ukrayna’nın en büyük belediye otobüsü filosuna sahip şirketi olan Kyivpastrans, Avrupa Yatırım Bankası (EIB) tarafından sağlanan fon ile açtığı kamu ihalesi neticesinde, filosunu Isuzu Citiport otobüslerle güçlendirmeye karar verdi. Yüksek yolcu kapasitesi, enerji verimliliği ve düşük emisyon değerleriyle dikkat çeken Isuzu Citiport 12 model otobüsler, son yıllarda oldukça yıpranan Kiev’in toplu taşıma sistemine önemli bir katkı sağlayacak.

Yarıyıl tatilinin dijital bağımlılığa dönüşmemesi mümkün!

Sömestir tatili, çocukların dinlenmesi, eğlenmesi ve gelişimlerini destekleyecek aktivitelerle zaman geçirmesi için önemli bir fırsat ancak pek çok anne-baba için “ya ekrandan başını kaldırmazsa!” endişesini de beraberinde getiriyor. Zira günümüzde dijital oyunlar çocukların başlıca eğlence kaynaklarından biri haline gelmekle birlikte bu oyunların aşırı kullanımı, çocukların sosyal, duygusal ve fiziksel gelişimlerini olumsuz etkileyebiliyor. Dijital oyun disiplini ve öğretici aktivitelerle zenginleştirilen bir sömestir programının, onların sadece tatil döneminde değil, uzun vadede de sağlıklı alışkanlıklar kazanmasına yardımcı olacağını, birlikte geçirilecek kaliteli zamanın, çocukların hem psikolojisini iyileştirmeye hem de aile içi bağları güçlendirmeye katkıda bulunacağını vurgulayan  Acıbadem Maslak Hastanesi Klinik Psikolog Oğuzhan Gürdoğan “Dijital oyun disiplini, çocuğun bağımsız karar alabilme becerisini geliştirmek için bir fırsattır. Bu nedenle ebeveynlerin, dijital oyun disiplini kazandırarak çocukların sağlıklı bir oyun alışkanlığı geliştirmelerine rehberlik etmeleri önemlidir. Aşırı kısıtlayıcı kurallar yerine, çocuğunuzla işbirliği yaparak orta yolu bulmaya çalışın” diyor. Tatilin tamamen kuralsız bir dönem anlamına gelmediğini belirten Klinik Psikolog Oğuzhan Gürdoğan yarıyıl tatilinde çocuklara hem dijital disiplin kazandırmanın 6 etkili yolunu hem de ailece eğlenceli ve verimli zaman geçirmeye katkı sağlayacak etkinlikleri anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Klinik Psikolog Oğuzhan Gürdoğan

Klinik Psikolog Oğuzhan Gürdoğan

  • Net kurallar belirleyin

Dijital oyun süresi için net bir zaman dilimi oluşturun. Bu süreyi çocuğun yaşına ve tatildeki diğer aktivitelerine göre belirleyebilirsiniz. Oyun oynayacağı saatleri birlikte önceden planlayarak da düzensiz kullanımın önüne geçebilirsiniz.

  • Alternatif aktiviteler sunun

Dijital oyunlara harcanan zamanın yerini dolduracak keyifli ve öğretici alternatifler sunun. Örneğin; spor, sanat etkinlikleri ya da ailece oynanan masa oyunları gibi etkinlikler çocukları motive eder.

  • Eğitim içerikli oyunları teşvik edin

Oynayacağı dijital oyunları birlikte seçerek; böylece yaşına uygun ve şiddet içermeyen, zihinsel gelişimini destekleyen ve öğrenmeyi eğlenceli hale getiren oyunlara yönlendirebilirsiniz. Bu işbirliğiniz, oyun süresini daha verimli hale getirir.

  • Oyunları birlikte oynayın

Çocuğun oynadığı oyunları birlikte deneyimleyerek hem eğlenceli vakit geçirebilir hem de oyun dünyasını anlamaya çalışabilirsiniz. Bu, çocukla iletişiminizi de güçlendirir.

  • Ekran kullanımı hakkında model olun

Klinik Psikolog Oğuzhan Gürdoğan “Çocuklar, ebeveynlerinin davranışlarını model alır. Bu nedenle sizin anne-baba olarak ekran karşısında geçirdiğiniz süreyi sınırlandırmanız, çocuğunuz için olumlu bir örnek oluşturur. Örneğin; kitap okumaya teşvik etmek için kitap okumanın önemini ne kadar anlatırsanız anlatın çocukta alışkanlık yaratamayabilir. Ancak sizin düzenli şekilde kitap okumanız durumunda çocuğunuzda da bir süre sonra kitap okuma isteği uyanacak ve kitap okuma alışkanlığı kazanmasına fayda sağlayacaktır” diyor.

  • Sürekli iletişimde kalın

Dijital oyunların, çocuğunuzun diğer alanlardaki işlevselliğini (akademik başarı, sosyal ilişkiler vb) nasıl etkilediği hakkında kendisiyle açıkça konuşun. Ona sorumluluk bilinci aşılamaya çalışın.

Sömestir tatilinde eğlenceli ve öğretici bir tatil için öneriler!

Klinik Psikolog Oğuzhan Gürdoğan ”Tatil, tamamen kuralsız bir dönem anlamına gelmemelidir. Belirli bir rutin, çocuğun hem rahatlamasını hem de tatil boyunca düzenli bir şekilde zamanını yönetmesini sağlar. Aynı zamanda sömestir tatilinde çocukla birlikte kaliteli zaman geçirmek, kendini daha değerli ve güvende hissetmesine olanak tanır, yeni döneme daha motive bir şekilde başlamasına yardımcı olur” diyor. Gürdoğan, anne-babaların sömestir tatilinde çocuklarıyla yapabilecekleri, onların fiziksel, psikolojik ve zihinsel gelişimlerini destekleyen önerilerini şöyle sıralıyor;

  • Birlikte doğa yürüyüşleri yaparak fiziksel aktiviteyi teşvik edebilir, çevre bilincini artırabilirsiniz.
  • İlgi alanına ve yaşına uygun kitaplar seçip birlikte okuma saatleri yaparak dil becerilerini geliştirebilirsiniz.
  • Resim yapmak ya da fotoğraf çekmek gibi aktiviteler de çocuğun kendini ifade etmesine fayda sağlayacaktır.
  • Ayrıca çocuğunuzla birlikte yemek yapmak hem eğlenceli hem de öğretici bir aktivite olacak, yaşına uygun vereceğiniz görevler özgüvenini artıracaktır.
  • Satranç, bulmaca, sudoku veya yapboz gibi oyunlarla da problem çözme becerilerini geliştirebilir ve bilişsel gelişimini destekleyebilirsiniz.

Saygun Dura “ARADA”

Sanatta 15’inci yılını kutlayan CerModern, yeni yılın ilk sergi programı kapsamında fotoğraf sanatçısı Saygun Dura’nın “ARADA” başlıklı sergisine ev sahipliği yapıyor.

Sanatın kalbinin attığı yer olan, birbirinden değerli sanatçıları ağırlayan CerModern, yine çok özel bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Birçok ulusal ve uluslararası ödül sahibi olan fotoğraf sanatçısı Saygun Dura’nın “Arada” başlıklı sergisi kapılarını açıyor. Küratörlüğünü Prof. Dr. Ergin Çavuşoğlu’nun üstlendiği sergi, CerModern Güney Hangar galerisinde ziyaretçilerini ağırlayacak.

Sergi, 16 Şubat 2025 tarihleri arasında görülebilecek.

Özden Akbaşoğlu “Özden”

Türk çağdaş sanatının önemli isimlerinden olan Özden Akbaşoğlu, resim sanatındaki derinlikli ve çok yönlü çalışmalarıyla tanınmaktadır.

Akbaşoğlu’nun resimlerinde Anadolu evleri, ağaçlar, kuşlar ve insan figürleri gibi yerel motifler sıklıkla yer alır. Bu unsurlar, leke ve farklı istif düzenleriyle harmanlanarak izleyiciyi derin düşüncelerine sevk eder. Sanatçı, çalışmalarında çok çeşitli araç ve gereçler kullanarak, sanatsal ifadeyi zenginleştirmiş ve özgün bir dil yaratmıştır. Bu yaklaşım, ona benzersiz bir estetik kazandırmış ve gözden geçirilmiş görsel bir deneyimin yanı sıra düşünsel bir yolculuk da sunmuştur.

2019 yılında hayatını yitiren Özden Akbaşoğlu’nun farklı dönemlerinden  eserlerinin yer alacağı sergisi 15-31 Ocak tarihleri arasında Arnavutköy Galeri Selvin’de izleyicilerini bekliyor.

GALERİ SELVİN   

Arnavutköy Dere Sok. No:3

Arnavutköy, Beşiktaş İstanbul

Tel: 212.263 74 81

www.galeriselvin.com

Galerilerimiz Pazar günleri hariç 11:00 – 18:00 saatleri arasında açıktır.

Madhu’s Madnight Parti başlıyor

Swissôtel içinde yer alan ve İstanbul’un özel adreslerinden biri olan Madhu’s İstanbul; özel menüsü, kokteylleri ve muhteşem ambiyansından sonra şimdi de gerçekleşecek Madhu’s Madnight partileri ile şehrin ritmini artırıyor.

Işıkların ve gölgelerin dans ettiği ritimlerle dolu bir dünyanın kapılarını her cumartesi partileriyle aralayacak olan Madhu’s Madnight’ta her hafta farklı DJ performansları ile eğlence boyut atlayacak!

Açılış partisine özel DJ Tai Tayfun ve DJ Diana Swan performanslarını sergilerken, 18 Ocak’ta Orkun Bozdemir & Soul Grinders, 25 Ocak’ta Anatolian Sessions & Leyna ve 1 Şubat’ta ise People Like Us performanslarıyla Madhu’s Madnight partilerinde olacak.

Kumiko Sushi & More menüsünü yeniledi

CVK Park Bosphorus Hotel İstanbul’un yeni mekanı Kumiko Sushi & More, Uzak Doğu ve Japon mutfağının sevilen tatlarını içeren zengin menüsüne yeni lezzetler ekledi.

Uzak Doğu ve Japon mutfağının eşsiz tatlarını günümüz damak zevkine uygun bir şekilde yeniden yorumladı. Kendine has mutfak disiplini ile hem yenilikçi hem de geleneksel bir menü oluşturan ve Kumiko sanatından ilham alarak hazırlanan lezzetler kumiko felsefesiyle sunumlara aktarılıyor.

Yenilenen menü

Başlangıç menüsünde; Wakame Soup, Kani Salad yanında gyozalar, sebzeli ve karidesli çin böreği seçenekleri atıştırmalıklar arasında sunuluyor.

Sushi seçenekleri arasında; İka No Ebi Sushi Roll, UnagiTamago Roll, Tanuki Suzuki Ageno Roll ve Unagi TamagoRo seçenekleri bulunuyor. Tüm bunların yanında paket menüsünde; Jo Sushi Set ve Gyu Shgoyaki yer alıyor.

Özgün bir tatlı menüsü sunan Kumiko Sushi & More’da matchalı, vanilyalı ve çilekli mochiler, Japon cheesecake ve matcha dondurma tatlı tutkunlarını bekliyor.

Çalışanlara ve kalabalık gruplara özel menüler

Kumiko Sushi & More çalışanlara ve kalabalık gruplara hazırladığı menülerle de dikkat çekiyor. Yoğun iş temposuna mola vermek isteyenler için hazırlanan ve 12:00-15:00 saatleri arasında sunulan lunch menüde; Oyoko Donbiri, Jo Sushi, Tempura Tei, Tekka Donbiri, Tori Teriyaki, Yaki Sakana Tei, ChikkenKatsu Tei, Shake Donbiri  ve Gyu Shogayaki gibi lezzetler yer alırken ana yemeklerde Tori Kariaage, GyuShogayaki, Maguro Tataki, Yasai İtame, Gyuhire Teriyaki ve Tori Teriyaki bulunuyor.

www.kumikosushi.com.tr

Besini sadece koklamak bile alerjik reaksiyon oluşturabiliyor!

Çağımızın önemli bir sorunu olan besin alerjisi son yıllarda çocuklarda daha yaygın görülüyor. Yapılan araştırmalar;  çocuklarda besin alerjisinin son 20 yıl içinde 2-3 kat arttığını gösteriyor. Bu artışla birlikte, dünyada ve ülkemizde her 100 çocuktan yaklaşık 8’inde besin alerjisi oluştuğu belirtiliyor. Özellikle gelişmiş ülkelerde şehirleşme, hareketsiz yaşam gibi yaşam tarzındaki değişiklikler, hava kirliliği ve kimyasal maruziyet gibi çevresel faktörler, çocukların mikroorganizmalar ile yeterince temas etmemesi, cilt veya bağırsak gibi koruyucu yapıların zarar görmesi ve beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikler, çocuklarda gelişen besin alerjisinin temel nedenlerini oluşturuyor.  Acıbadem Ataşehir  Hastanesi Çocuk Alerjisi Uzmanı Dr. Ezgi Topyıldız,  bağışıklık ve sindirim  sistemi henüz tam olarak olgunlaşmadığı için besin alerjisine en sık bebeklik ve erken çocukluk dönemi olan ilk 3 yaşta rastlandığına dikkat çekerek,   “Besin alerjisi çocuğun beslenmesini kısıtlayarak büyüme ile gelişmeyi olumsuz etkileyebiliyor ve yaşam kalitesinde düşüşe yol açabiliyor, dahası nefes darlığı gibi ciddi reaksiyonlar oluşturabiliyor. Bu nedenle çocuğunda besin alerjisi olduğunu düşünen ebeveynlerin hemen bir çocuk alerji hekimine başvurmaları gerekiyor. Besin alerjisi ebeveynleri çok kaygılandırsa da aslında doğru tanı, güvenli bir diyet ve acil durum hazırlığıyla çocukların sağlıklı bir yaşam sürmeleri sağlanabiliyor” diyor.

Dr. Ezgi

Dr. Ezgi Topyıldız

Alerjiye neden olan 170’ten fazla besin tanımlanmış!

Günümüze kadar, besin alerjisine neden olabilen 170’ten fazla besin tanımlanmış. Çocuk Alerjisi Uzmanı Dr. Ezgi Topyıldız, ancak bu besinlerin sadece bazılarının yaygın olarak alerjiye yol açtığını belirterek, “Çocuklarda en sık alerjiye neden olan besinler; inek sütü, yumurta, soya, buğday, yer fıstığı, kuruyemişler, balık ve kabuklu deniz ürünleridir. Bunlar arasında yer fıstığı ve kabuklu deniz ürünleri daha ciddi reaksiyonlar oluşturabiliyor” bilgisini veriyor.

Sadece koklamak bile yeterli gelebiliyor!

Bazı besin alerjileri ilerleyen yaşla birlikte kaybolabiliyor. Özellikle süt, yumurta ve buğday alerjisi olan çocukların önemli bir kısmında bu alerjenler gerileme eğiliminde oluyor. Bununla birlikte yer fıstığı, kuruyemiş, balık ve kabuklu deniz ürünleri gibi besinlere karşı olan alerjiler yaşam boyu devam edebiliyor. Besin alerjisi oluşması için her zaman besinin yenmesi gerekmiyor. Bazı durumlarda besinin kokusunu solumak veya deriye temas etmesi de alerjik reaksiyonlara yol açabiliyor.

Alerjisi geçmiştir düşüncesiyle “az miktarda” da olsa asla!

Çocuklarda besin alerjisinde bazı kurallara dikkat etmek ise yaşamsal önem taşıyor. Çocuk Alerjisi Uzmanı Dr. Ezgi Topyıldız, alerjen içeren besinleri “Çocuğumun besin alerjisi artık geçmiştir” düşüncesiyle “az miktarda” da olsa asla denememeniz gerektiği uyarısında bulunarak, “Zira, alerjen besinler çok küçük miktarlarda bile ciddi reaksiyonlara neden olabiliyor. Besin alerjisi olan çocuklar hekimleri tarafından genellikle 3-6 ay aralıklarla takip ediliyor. Alerjinin zamanla geçtiğine ancak doktor kontrolünde karar verilebiliyor. Diğer taraftan, besinleri diyetten çıkarmak çocuklarda beslenme yetersizliklerine yol açabiliyor. Bu nedenle hekim önerisi olmadan gelişigüzel diyet uygulamaktan da kaçınmak gerekiyor” diyor.

En sık cilt sorunları yaşansa da, dikkat!

Besin alerjisinde ilk belirtiler sıklıkla kızarıklık, kurdeşen, şişlik ve kaşıntı şeklinde cilt bulgularıyla ortaya çıksa da diğer sistem tutulumları da sık görülüyor. Besin alerjisinin belirtileri hafif başlayabiliyor, ancak ilerleyerek ciddi reaksiyonlara dönüşebiliyor. Özellikle dudak, dil ve boğaz şişmesi, nefes darlığı veya bilinç değişikliği gibi belirtiler acil müdahale gerektiriyor.  Dr. Ezgi Topyıldız, besin alerjisinin en yaygın belirtilerini şöyle sıralıyor:

Ciltte: Kurdeşen (ürtiker), egzama alevlenmeleri, kaşıntı, kızarıklık, döküntü.

Sindirim sisteminde: Karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal veya kanlı, mukuslu dışkı.

Solunum sisteminde: Burun akıntısı, hapşırık, öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunum, boğazda kaşıntı hissi.

 

Belirtiler günler sonra bile başlayabiliyor! 

Besin alerjisi, besinlerin içerdiği proteinlere karşı bağışıklık sistemimizin verdiği anormal yanıt sonucu oluşuyor. IgE aracılı ve non-IgE (IgE dışı) aracılı olmak üzere iki mekanizmayla gelişiyor.

IgE aracılı mekanizma: Bağışıklık sistemi, besin proteinlerini tehdit olarak algılayarak IgE antikorları üretiyor. Besin alerjeni vücuda tekrar girdiğinde, IgE antikorları mast hücrelerinden histamini ve diğer kimyasalları serbest bırakıyor. Bu kimyasallar genellikle dakikalar veya saatler içinde pek çok reaksiyona neden olabiliyor.

Non-IgE aracılı mekanizma: IgE antikorları rol oynamıyor, alerjik reaksiyon bağışıklık sistemindeki T hücreleri gibi farklı hücresel mekanizmalar üzerinden gerçekleşiyor. Alerjik reaksiyonlar daha geç ortaya çıkıyor ve belirtiler besin alerjenine maruz kaldıktan saatler veya günler sonra görülüyor.

TEDAVİDE 5 KRİTİK KURAL!

Besin alerjisinin tedavisinde en temel hedef, çocuğun güvenliğini sağlamak ve yaşam kalitesini artırmak. Çocuk Alerjisi Uzmanı Dr. Ezgi Topyıldız, besin alerjisinin tedavisinde 5 kritik kuralı şöyle özetliyor:

Alerjen besinin diyetten çıkarılması

Alerjiye neden olan besin veya besinler diyetten tamamen çıkarılıyor. Ebeveynlere etiket okuma alışkanlığı kazandırılıyor ve besinlerin gizli kaynakları hakkında bilgi veriliyor. Çocuğa, yaşına uygun şekilde, hangi besinlerden kaçınması gerektiği anlatılıyor.

Beslenme ve takviye planı

Alerjen besinin diyetten çıkarılmasıyla gelişebilecek besin eksikliklerini önlemek amacıyla çocuğa özel beslenme planı oluşturuluyor. Örneğin, süt alerjisi olan çocuklarda kalsiyum ve D vitamini takviyeleri gerekebiliyor.

Acil durum yönetimi

Ciddi reaksiyon riski taşıyan çocuklar için adrenalin oto-enjektörleri reçete ediliyor. Aileler, bakıcılar ve okuldaki yetkililer çocuğun besin alerjisi konusunda bilgilendiriliyor ve acil durumlarda nasıl müdahale edileceği öğretiliyor.

Oral immünoterapi (OIT)

Tercihen 4 yaş üzerinde, besin alerjisi gerilememiş olan çocuklarda, doktor kontrolünde, düşük dozlarla başlanarak, alerjen besinin toleransının artırılması hedefleniyor. Dr. Ezgi Topyıldız, bu sayede bağışıklık sisteminin zamanla alerjen besini “tanımaya” başladığını ve tepkilerini azalttığını belirterek, “Bu yöntemle, özellikle yer fıstığı, süt ve yumurta gibi yaygın alerjenlere karşı kazara maruziyet durumunda oluşabilecek hayati tehlikenin azaltılması sağlanıyor. Yöntem sayesinde çocuk ve ailesinin günlük yaşam kalitesi önemli ölçüde artıyor” diyor.

Düzenli takip

Besin alerjisi zamanla kaybolabildiği için çocuğun düzenli olarak çocuk alerjisi uzmanı tarafından takip edilmesi gerekiyor.