Can Baydar’dan yeni albüm “Her Şey Geçer”

Alternatif rock müziğin güçlü temsilcilerinden Can Baydar, uzun süredir merakla beklenen yeni albümü Her Şey Geçer’i, Sony Music Türkiye etiketiyle dinleyicilerle buluşturuyor.

Modern çağın kalabalığında kendi sesini arayanlara, en karanlık anlardan geçenlere ve yeniden ayağa kalkmak isteyenlere bir çağrı niteliği taşıyan albüm; derin hikayelerle örülü toplam dokuz şarkıdan oluşuyor.

Albümde Can Baydar’ın müzikal yolculuğuna tanıklık ederken; içsel bir isyanın, duygusal bir dönüşümün ve yeniden doğuşun izleri hissediliyor.

Kaybolmuşluk, melankoli, umut ve direnç arasında gidip gelen; bir ruhun yol haritasını çizen Her Şey Geçer, indie-alternatif rock köklerine sadık kalırken, modern anlatım dili ve yenilikçi düzenlemeleriyle dinleyiciye özgün bir deneyim sunuyor.

Yiğit Seferoğlu’ndan ayrılık şarkısı “Acı Türkü”

Aranjör ve vokal Yiğit Seferoğlu, ‘’Acı Türkü’’ isimli yeni şarkısını Hoze etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu.

2016 yılından itibaren solo olarak şarkılar yayımlamaya devam eden ve bir yandan da prodüktör ve aranjör koltuğunda oturduğu birbirinden farklı projelerle çok yönlülüğünü gösteren Yiğit Seferoğlu, Hoze yapım firması ile anlaşmasının ardından buradan ilk teklisini yayımladı.

Söz, beste, düzenleme, mix ve mastering çalışmaları ile şarkıdaki klarnetler dışındaki tüm enstrüman çalımlarını Yiğit Seferoğlu kendisi üstlendi.

Emre Fel’den yeni şarkı “Mahşerinde Yan İnşallah”

Emre Fel, Mahşerinde Yan İnşallah isimli yeni şarkısını Hoze etiketiyle yayımladı.

Söz, beste ve düzenlemesi Emre Fel’in kendisine ait olan şarkıya Samet Eruzun ve Ümit Şahin yönetmenliğinde klip çekildi. İrem İnançu’nun stil çalışmalarını üstlendiği projenin fotoğraf çekimi Can Şerefoğlu tarafından yapıldı. Şarkının kapak tasarımı ise Sebahattin Çevirgenoğlu imzası taşıyor.

Emre Fel, yeni projesiyle ilgili duygularını şu sözlerle dile getiriyor: ‘’Mahşerinde Yan İnşallah isimli yeni şarkımda; haksızlığa uğramanın sonucunda gösterilen sitemkar haykırışı kaleme aldım. Altyapı müziğini ise ara ara arabesk ara ara pop tınılarında ördükten sonra sounda yakışır bir vokal okuması ile taçlandırıp sizlerle buluşturdum.’’

BAHR’dan yeni albüm ‘‘Ursine’’

BAHR, folk motiflerini deneysel indie estetiğiyle buluşturduğu yeni albümü “Ursine” ile dinleyici karşısına çıkıyor.

Özgürlük arayışı, direniş ve ilkel dürtülerle örülü Ursine, insan ruhunun doğayla kurduğu vahşi bağı ve toplumsal baskılara karşı yükselen içgüdüsel isyanı sekiz şarkıda anlatıyor.

Albüm ismini Latince “ayıya ait olan, ayıya benzeyen” anlamına gelen ursine kelimesinden alıyor ve savaş, göç, baskı rejimleri ve oryantalizm gibi ağır temaları ele alıyor. BAHR, yalın folk tınılarını endüstriyel dokular, elektronik katmanlar ve sert deneysel unsurlarla harmanlıyor.

Türkiye’nin ilk çevreci rallisi “Ralli Bodrum” oldu

Karya Otomobil Spor Kulübü (KAROSK) tarafından bu yıl beşinci kez düzenlenen Rally Bodrum, Türkiye’nin ilk çevreci rallisi oldu.

Etkinlik, Boder (Bodrum Otelciler Derneği) liderliğinde, Commited ve Kayacan Çevre Mühendisliği iş birliğiyle hayata geçirilen çevresel sürdürülebilirlik uygulamaları sayesinde, Türkiye’nin uluslararası geçerliliğe sahip karbon nötr sertifikası alan ilk ralli organizasyonu oldu.

600’ü aşkın katılımcıyı ağırlayan ralli kapsamında; konaklama, ulaşım, enerji tüketimi, atık üretimi ve yeme-içme gibi başlıca karbon emisyon kaynakları Green Events Tool (GET) metodolojisi ile detaylı biçimde ölçümlendi. Tüm veriler dijital olarak Commited platformu aracılığıyla toplandı. Ortaya çıkan karbon ayak izi ise Gold Standard sertifikalı projelere yapılan karbon dengeleme yatırımları ile sıfırlandı.

Etaplar sadece hıza değil, sürdürülebilirliğe de açıldı:

  • ⁠ ⁠GET metodolojisine uygun uluslararası karbon ayak izi ölçümü,
  • ⁠ ⁠Katılımcı formları üzerinden bireysel emisyonların hesaplanması,
  • ⁠ ⁠Gerçek zamanlı dijital veri analizi ve şeffaf raporlama,
  • ⁠ ⁠Gold Standard onaylı çevresel projelerle karbon dengelemesi.

Rally Bodrum Çevre Sorumlusu Ünsal Kayacan, bu çalışmanın yalnızca bir ölçümleme projesi değil, aynı zamanda farkındalık yaratan ve sektöre yol gösteren bir sürdürülebilirlik adımı olduğunu belirterek; “Bu yıl Rally Bodrum’da sadece etaplara değil, sürdürülebilir geleceğe de öncülük ettik. Türkiye’de ilk kez bir ralli, uluslararası kabul görmüş karbon nötr sertifikasıyla çevreye duyarlılığını belgelendirdi. Sporun sadece rekabet değil, sorumluluk da taşıdığına inanıyoruz.” açıklamasını yaptı. Spor etkinliklerinin, turizme ve destinasyon tanıtımına katkısı tartışılmaz. Ancak turizmin en büyük lokomotifi, doğa ve doğal güzellikler. Bu etkinlikleri gerçekleştirirken doğayı ve çevreyi korumanın birincil öncelik olmasına dikkat çeken bu çalışma aynı zamanda yine BODER liderliğinde, oteller ve diğer tüm etkinlikler için öneriliyor ve destekleniyor.

Nil Karataş’ın yeni single “Maalesef”

Nil Karataş, “Maalesef” adını taşıyan yepyeni single çalışmasıyla müzikseverlerle buluştu! 2015’ten bu yana yayımladığı şarkılarla adından söz ettiren Nil Karataş, pop müzik tarzındaki yeni şarkısı “Maalesef” için çalışmalarını tamamladı. Söz ve bestesi Kutup Ata Tuncer’e, düzenlemesi ise Celil Yavuz’a ait olan şarkı, Nil Karataş’ın güçlü vokaliyle dinleyenin kalbine işliyor. Halil Güzel’in yönetmenliğini üstlendiği video klibiyle ‘Maalesef’, Avrupa Müzik etiketiyle tüm dijital platformlarda yerini aldı.

Zeyysıla’dan yeni single “Not Aldım”

Zeyysıla, yeni single’ı “Not Aldım” ile müzik dünyasına güçlü bir dönüş yaptı! 2023’te yayımladığı “Pasifik”in ardından sessizliğini bozan başarılı sanatçı, bu kez yine duyguların derinine iniyor. Söz ve müziği Zeyysıla’ya, düzenlemesi ise Tarık İster’e ait olan “Not Aldım”; yaşanmışlıkları, hayal kırıklıklarını ve yeniden ayağa kalkma sürecini anlatıyor. Şarkı boyunca karanlık geceler, bastırılmış duygular ve içsel mücadeleler dinleyiciyi sarıp sarmalıyor.

Maya Perest’ten “Piyano Versiyonlar”

Maya Perest’in sevilen canlı performansları şimdi tüm platformlarda. Daha önce video performansları yayınlanan Bana Sor, Ayağında Kundura, Yağmur Yağar Taş Üstüne, Yok Bana Bu Cihanda şarkıları, yoğun ilgi üzerine şimdi “Piyano Versiyon” olarak tüm platformlarda dinleyiciyle buluşuyor.

Tek seferde Babajim Stüdyoları’nda kaydedilen şarkıların samimi, sade ama güçlü yorumlarıyla dikkat çekecek “Piyano Versiyonlar”, Sony Music Türkiye etiketiyle 25 Nisan’da yayında olacak. Mixing’te Burak Serter, mastering’te Çağan Tunalı imzası taşıyan şarkıların, video performansları da Maya Perest’in daha önce birçok kez çalıştığı yönetmen Barış Murathanoğlu tarafından çekildi.

Dila Uzun’dan yeni tekli “Üfle”

Dila Uzun, “Üfle” isimli yeni teklisiyle alternatif pop sahnesine taze bir soluk getiriyor. Söz ve bestesi sanatçının kendisine ait olan parça, sade ama etkileyici trap öğeleriyle desteklenen alternatif bir altyapıya sahip. Minimal synth dokunuşları ve güçlü vokal performansıyla öne çıkan “Üfle”, kırılganlık ile mesafe arasında gidip gelen duyguları yalın ama derinlikli bir dille aktarıyor. Parça, dinleyiciyi içsel bir yolculuğa davet eden atmosferiyle dikkat çekiyor. Şarkının aranje ve mix süreci Osman Çetin’e, mastering çalışması ise Emre Kıral’a ait.

İklim değişimi hakkında endişeli misiniz ?

İklim krizinin etkileri artık yalnızca bilimsel verilerle değil, günlük hayatın içinde de hissediliyor. Ipsos tarafından gerçekleştirilen “İnsan ve İklim Araştırması”, kamuoyunun iklim değişikliğine ilişkin farkındalığını, kaygı düzeylerini ve bireysel sorumluluk anlayışına dair bulguları ortaya koyuyor. Dünyanın önde gelen lider araştırma şirketi Ipsos’un; Global Advisor araştırma dosyasındaki verilere göre « toplumun büyük bir kısmının iklim değişikliğini ciddi bir tehdit olarak gördüğünü  ancak bu farkındalığın davranışa dönüşme oranının halen düşük seviyelerde olduğunu gösteriyor

Ipsos Türkiye

Geçtiğimiz yıl, dünya genelinde sıcaklıklar ilk kez 1,5˚C hedefinin üzerine çıktı. BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin yalnızca %17’sine ulaşılabildi. Aşırı hava olaylarının sayısı ve şiddeti artarken, küresel çapta kaygılar da büyüyor.

Ipsos Türkiye

Raporda öne çıkan bazı bulgular:

– Bireylerin büyük bir bölümü, son on yılın tarihteki en sıcak dönem olduğunun farkında.

Ipsos Türkiye

– Katılımcıların %74’ü, ülkelerindeki iklim değişikliği etkilerinden endişe duyuyor.

Ipsos Türkiye

– 1,5˚C hedefinin korunmasının önemine inanılıyor; ancak bireysel düzeyde harekete geçme isteği geçtiğimiz yıllara göre düşüşte.

Ipsos Türkiye

Araştırmada olumlu gelişmeler de dikkat çekiyor. Temiz enerji yatırımları artıyor, birçok ülke iklim hedeflerini yeniden yapılandırıyor.

Ipsos Türkiye

İklim krizinin etkileri artık yalnızca bilimsel verilerle değil, günlük hayatın içinde de hissediliyor. Ipsos tarafından gerçekleştirilen “İnsan ve İklim Araştırması”, kamuoyunun iklim değişikliğine ilişkin farkındalığını, kaygı düzeylerini ve bireysel sorumluluk anlayışına dair bulguları ortaya koyuyor. Dünyanın önde gelen lider araştırma şirketi Ipsos’un; Global Advisor araştırma dosyasındaki verilere göre « toplumun büyük bir kısmının iklim değişikliğini ciddi bir tehdit olarak gördüğünü  ancak bu farkındalığın davranışa dönüşme oranının halen düşük seviyelerde olduğunu gösteriyor »

Ipsos Türkiye

Geçtiğimiz yıl, dünya genelinde sıcaklıklar ilk kez 1,5˚C hedefinin üzerine çıktı. BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin yalnızca %17’sine ulaşılabildi. Aşırı hava olaylarının sayısı ve şiddeti artarken, küresel çapta kaygılar da büyüyor.

Ipsos Türkiye

Raporda öne çıkan bazı bulgular:

– Bireylerin büyük bir bölümü, son on yılın tarihteki en sıcak dönem olduğunun farkında.

– Katılımcıların %74’ü, ülkelerindeki iklim değişikliği etkilerinden endişe duyuyor.

– 1,5˚C hedefinin korunmasının önemine inanılıyor; ancak bireysel düzeyde harekete geçme isteği geçtiğimiz yıllara göre düşüşte.

Araştırmada olumlu gelişmeler de dikkat çekiyor. Temiz enerji yatırımları artıyor, birçok ülke iklim hedeflerini yeniden yapılandırıyor.

Ipsos Türkiye

IPSOS TÜRKİYE CEO’SU SİDAR GEDİK VERİLERİ ŞÖYLE YORULADI

“Ipsos’un İnsan ve İklim Araştırması raporu ile iklim krizinden kaynaklanan risklere ilişkin algıları ve iklim değişikliğine karşı harekete geçme sorumluluğu üzerinde görüşleri mercek altına aldık.

Geçtiğimiz yıl sıcaklıklar ilk kez 1,5˚ C hedefinin üzerine çıktı. BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin yalnızca %17’sine ulaşıldı, aşırı hava olaylarının etkisi de giderek artıyor. Ancak olumlu gelişmeler de var. Dünya artık temiz enerjiye çok daha fazla yatırım yapıyor, birçok ülkede küresel iklim hedeflerine ilişkin taahhütler yeniden düzenliyor. Ipsos raporunun sonuçlarında görüyoruz ki bireyler son on yılın kayıtlardaki en sıcak on yıl olduğunun farkında ve sıcaklıkları 1,5 derece hedefinin altında tutmamızın önemli olduğuna inanıyor. Ancak, bir diğer yandan bireyler daha az eylem odaklı ve bu konuya karşı geçtiğimiz yıllara göre daha az ilgili. İklim değişikliğinin etkisine ilişkin endişeler artıyor. Her dört kişiden üçü (%74) ülkelerindeki iklim değişikliğinin etkilerinden endişe duyuyor. Bu soruyu en son sorduğumuzda  2022 yılı ile karşılaştırıldığında, ankete katılan 27 ülkeden 18’inde endişenin arttığını görüyoruz. İklim değişikliğinden daha fazla risk altında olan ülkelerde endişe daha yüksek. Türkiye’de de endişe düzeyi ülkeler ortalamasının üstünde. Bireyler 1.5°C sıcaklık artışının büyük bir sorun olduğunu kabul ediyor. %17’si küresel sıcaklıkların 1.5°C’den fazla artmasının o kadar da büyük bir sorun olmadığı konusunda hemfikir olsa da, %53’ü bu düşünceye katılmıyor. İklim değişikliği ile mücadele konusunda ülkeler ortalamasında on kişiden altısı daha fazla adım atılması gerektiğini belirtiyor. Türkiye’de ise bu oran daha yüksek. Ülkemizde yaşayan her on kişiden yedisi daha fazla adımın atılması gerektiği görüşünde. Ancak bu oran, 2021 yılına kıyasla %17 oranında daha düşük. Bir diğer yandan da bu konuda yapılan fedakarlıkların çok fazla olduğunu düşünen bir kesim var. Ülkeler ortalamasında bireylerin %36’sı kendilerinden çok fazla fedakarlık beklendiğini düşünüyor. Türkiye’de de toplum benzer görüşte. Ülkelerin hükümetlerden beklentisi yüksek ancak hükümetlerin bu konuda net bir planı olduğunu düşünenlerin oranı düşük. Türkiye’de de bireylerin %28’i hükümetin bu konuda planı olduğuna inanırken toplumun yaklaşık yarısı net bir plan olmadığını düşünüyor. İklim değişikliğinin en önemli konularından biri de yenilenebilir enerji. Bireyler farklı konularda yenilenebilir enerjinin olumlu etkisinin olacağını düşünüyor. Ülkeler ortalamasında yenilenebilir enerjinin en olumlu etkisinin hava kalitesi üzerinde olacağı belirtilirken, Türkiye de hava kalitesi, hayvanlar, sağlık, gıda güvenliği, doğal afet, istihdam, güvenlik, yoksulluk, salgın hastalıklar konularının tümünde olumlu etki yaratacağı düşünülüyor. Enerji konusunun önde gelen konularından biri olan elektrikli araçlarda ise farklı görüşler var. Avrupa ülkelerinde elektrikli araçlara karşı olumsuz görüş oldukça yüksek denilebilir. Türkiye’de ise olumsuz görüşlerin oranı daha düşük. Her 4 kişiden biri elektrikli araçların benzinle çalışan araçlar kadar çevreyi kötü etkilediğini düşünüyor.

Tüm bu bulgular, iklim değişikliğine yönelik farkındalığın ve endişenin küresel ölçekte arttığını ancak bu kaygının her zaman eyleme dönüşmediğini gösteriyor. Bireylerin, kurumların ve hükümetlerin birlikte, kararlı ve sürdürülebilir adımlar atması, iklim krizine karşı mücadelede kritik önem taşıyor. “

IPSOS TÜRKİYE CEO’SU SİDAR GEDİK