“Sıfır Bir”, “Sokağın Çocukları” ve “İnci Taneleri” dizileriyle tanıdığımız Onur Akbay, maden mühendisliğinden oyunculuğa uzanan sıra dışı hikayesini ve kariyerindeki dönüm noktalarını Pause Dergisi’ne anlattı. Akbay, başarıya ulaşmanın sırlarını, projelerden aldığı ilhamı ve hayranlarına mesajını paylaştı.
Röportaj: NAZAN ORTAÇ
Oyunculuk kariyerinizin başlangıç hikayesini bizimle paylaşabilir misiniz? Hangi nokta, bu alanda ilerlemeniz için sizi motive etti?
Oyunculuk aslında çok genç yaşlarda istediğim ve arzu ettiğim bir meslekti. Maden mühendisliği yaptığım esnada bir kapı açıldı. Bu kapı “Sıfır Bir” dizisi sayesinde oldu ve mühendislik yaptığım zamanla çakıştı. Radikal bir karar vermem gerekiyordu. Bir gece içerisinde bu kararı verip doğru yola sürüklendiğimi anladım. Serüvenim böyle başladı…
Bu dizide canlandırdığınız Cihat Sarsılmaz karakteri çok sevildi. Bu rol sizi kişisel ve profesyonel olarak nasıl etkiledi?
Cihat Sarsılmaz ilk oynadığım uzun soluklu karakterdi. Çok ortak nokta bulup, karakterle özdeşleştik. Belki de bu kadar sevilmesinin sebebi çok içselleştirdiğimden kaynaklı oldu. İlk karakterim olduğundan dolayı bana basamakları sakin bir şekilde öğrene öğrene çıkmamı sağladı. Amatörlükten profesyonelliğe geçiş sürecinde çok etkisi oldu.
“Sokağın Çocukları” dizisinde de Onur karakterini oynadınız. Bu projede yer almak sizin için ne ifade ediyor? Sokak kültürünü ekrana taşımak sizin için ne kadar önemliydi?
“Sokağın Çocukları” projesinde ilk başrol deneyimimi yaşadım sayılır. Sırtımda çok büyük bir yük vardı. Çünkü “Sıfır Bir” bitmişti ve benim için yepyeni bir proje başlamıştı. O projede bambaşka bir fiziksel değişimle bambaşka bir şiveyle bambaşka bir karakter oynadım. Evet kendi adımla oynadım bu belki bir dezavantajdı ama bana çok büyük tecrübe kazandırdı. Bir oyuncunun kendi adı ve soyadıyla oynayıp bambaşka bir karakter yaratması oldukça meşakkatli bir oyunculuk deneyimiydi. Sokak kültürünü aslında bu kadar derin ve net anlatıcı bir dille daha önce hiçbir proje anlatmamıştı. İnsanların o kültürü de görmesi ve bilmesi bence farklı bir dünya görmelerini sağladı.
Şu sıralar Kanal D’de yayınlanan “İnci Taneleri” dizisinde Necmi karakterine hayat veriyorsunuz. Bu karakteri diğer rollerinizden ayıran özellikler neler?
Necmi, keyifle oynadığım bir karakter. Çok temiz ve saf bir kalbi olan merhametli, sevdiklerine kör gözle kıymet veren saf bir sokak delikanlısı. Bu belki ona çok şey kaybettirecek ama kendi doğrularından vazgeçmeyen biri. Necmi’yi diğer oynadığım karakterlerden ayıran özellikleri çevresinde olan bitenlere biraz düz mantık yaklaşması. Zekâsından çok duygularıyla hareket ediyor olması. Çünkü diğer oynadığım karakterlerde hep liderlik ve hep bir zekâ söz konusu idi.
Gazapizm’in “Pusula” klibinde yer aldınız. Bu projede yer almak sizin için nasıl bir deneyimdi?
Gazapizm, yani Anıl Acar sevgili ve kıymetli dostum. Onunla ilk o klip sayesinde tanıştık ve etle kemik gibi ayrılmaz bir dostluğumuz oluştu. O klip zaten “Sıfır Bir” dizisinin bir parçasıydı. Klip deneyimini de ilk o kliple yaşadım. Klip çekmenin özellikle rap klibinde oynamanın ne kadar zor olduğunu anlamıştım. Bir günde çekilen hızlandırılmış bir klipti, çok yorucuydu fakat çok zevkliydi.
Oyunculuk kariyeri yapmak isteyen gençlere ne gibi tavsiyeler verirsiniz?
Oyunculuk çok kıymetli bir meslek. Ne veriyorsan kalbinden duygularından veriyorsun. O yüzden oyunculuğa yeni başlayacak arkadaşlara tavsiyem doğru görüp, doğru izleyip, doğru analiz etmeleri. Başarılı ve doğrucu eğitimler almaları ve çok izlemeleri. Ben çok izleyen bir oyuncu olarak mesleğimi başarılı bir şekilde icra etmenin sebebi, dünya çapındaki kariyerinde başarılı olan oyuncuları yakından izleyip kendimi onların yerine koymam oldu.
Sizce başarıya ulaşmanın ve sanat dünyasında kendini kanıtlamanın en önemli kriteri nedir?
Bence doğruluktan ayrılmamak. Az ve öz yaşamak. Kendin için doğru olanı sabırla beklemek. Hep önündekine bakma başkasının önündeki seni ilgilendirmemeli. Sanat dünyası biraz karmaşık bir dünya. Dürüst, yalansız ve samimi durdukça bir şekilde kendini kanıtlayabilirsin
Kendi hayatınızdan örnek alarak “asla unutamayacağım” dediğiniz bir dönüm noktası var mı?
Mühendisliği bırakıp oyunculuğa adım atma kararını verdiğim geceyi asla unutamam. Beyni kemiren sorular, geleceğe dair ne olacak sorusu tam bir keşmekeşin içinde olduğum bir geceydi. Beyaz bir kağıdı ortadan uzun bir çizgiyle ayırıp bir tarafına mühendislik hayatımın beni geleceğe taşıyacağı etkenler, diğer tarafa oyunculuğun beni nereye getireceği etkenleri yazmaya başladım. Sabahına da o doğru kararı vererek uyanmıştım.
Son olarak, sizi takip eden hayranlarınıza bir mesaj iletmek ister misiniz?
Beni izleyen, takip eden bütün sevenlerime çok teşekkür ederim. Onur Akbay’ı takip etmeye devam etmelerini temenni ederim. Çünkü farklı Onur Akbay gördükçe beni daha çok benimseyeceklerinden eminim.
Yılmaz Erdoğan gibi büyük bir isimle aynı projede yer almak nasıl bir his? Ondan öğrendiğiniz en önemli şey nedir?
Yılmaz Hocayla çalışmak benim için büyük şans. Onu övmeye kelimeler yetmez. Çünkü kendisi büyük bir öğretmen, büyük bir öğretici. Oynadığımız her sahnede oyunculuğa dair çok şey kazandırıyor. Ondan hayata dair çok şey öğreniyorum. Gerek sahne aralarında gerek set dışındaki sohbetlerimizde hayata ve hakikate dair büyük öğretilerinden ders çıkarıyorum.