Yazılar

“Var Gücüyle Kanat Çırpan Kelebekler”

15 sanatçının yer aldığı kolektif bir sanat projesi olan Cansiparane sergisi, çağdaş mozaik sanatçısı Gözde Tolan’ın liderliğinde 20 Kasım- 21 Aralık tarihleri arasında Gama Gallery’de sanatseverlerle buluşuyor.

Sergide kelebeklerin zarif formlarını yansıtan eserler, aynı zamanda kadına yönelik şiddet ve insan hakları ihlallerine karşı direnişin ve özgürlüğün güçlü birer sembolü olarak karşımıza çıkıyor.

15 sanatçının yer aldığı sergi, Mirabal Kardeşlerin Dominik Cumhuriyeti’nde özgürlük ve eşitlik için verdikleri cesur mücadelenin sembolü olarak 25 parça eserden oluşuyor. Bireysel ve kolektif direnişin gücünü zarif bir estetikle birleştiren eserlerde kelebeklerin kanat çırpışları, kadınların toplumsal değişim ve mücadeledeki rolüne ve etkisine bir gönderme yapıyor.

“Cansiparane” sergisi, 20 Kasım itibarıyla Gama Gallery’de ziyaret edilebilecek.

Sergi Alanı: 42 Maslak AVM, 5. Kat, Galeri 6

Adres: Maslak Ahi Evran Cad. No:6 Sarıyer / İstanbul

Tarih: 20 Kasım – 21 Aralık 2024

Ziyaret saatleri: Pazar günleri hariç 12:00  – 22:00 arası

Geç kalınırsa kalp yetmezliğine neden olabilir!

Mitral kapak yetmezliği; kalbin sol kulakçık ve sol karıncığının arasında tek yönlü kan akımına izin veren ve iki yaprakçıktan oluşan kapağın fizyolojik görevini yerine getirememesi olarak tanımlanıyor. Kalp kapak hastalıklarının en sık görülen türü olan mitral kapak yetmezliğinin dünya genelinde her 100 kişiden 2’sini etkilediği tahmin ediliyor. Mitral kapak yetmezliği hafiften ileri düzeye kadar değişen derecelerde görülebiliyor. Hafif düzeyde oluşan bir yetmezlik genellikle belirti vermezken, hastalık ilerlediğinde günlük yaşamı ileri derecede kısıtlayan çeşitli semptomlar gelişebiliyor.   Acıbadem Bakırköy Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar,  mitral kapak yetmezliğinde pek çok hastalıkta olduğu gibi erken tanının yaşamsal önem taşıdığına dikkat çekerek, “Zira, tedavi edilmemiş hastalarda bu tablo ritim bozukluğuna,  başta akciğer olmak üzere tüm organlarda dolaşım bozukluğuna ve kalp yetmezliğine neden olabilmektedir. Dolayısıyla, eğer daha önceden sorun yaşamadan yapılan fiziksel aktivitelerde ki bunları yürüyüş ve merdiven veya yokuş çıkma olarak düşünelim; nefes darlığı, çarpıntı, çabuk yorulma, halsizlik ve  baş dönmesi gibi sorunlar yaşanıyorsa, mutlaka bir hekime başvurulmalıdır. Ayrıca özellikle düz yatınca gelen öksürük ve nefes açlığı hissi gibi belirtiler de ihmal edilmemelidir” diyor.

Acıbadem Bakırköy Hastanesi

Doç. Dr. Onur Taşar

En yaygın nedeni ‘kapağın çökmesi’

Mitral kapak yetmezliğinin en yaygın görülen nedeni, doğumsal veya sonradan gelişen kapak çökmesi oluyor. Ayrıca doğumsal bazı yapı bozuklukları, çocukluk çağında geçirilen eklem romatizması sonrasında oluşabilen kalp ile kapakların iltihaplanması, bazı ritim ve kalbin elektriksel ileti bozuklukları, enfeksiyonlar, kalp yetmezliğine bağlı olarak kalbin büyümesi ve kapakların bu büyümeye eşlik edememesi, geçirilmiş miyokard infarktüsü, miyokarditler ve çeşitli romatizmal ile miyokardiyal tutulum gösterebilen hastalıklar mitral kapak yetmezliği sebebi olabiliyor.

Gecikilirse ciddi sorunlar gelişebiliyor!

Kalpteki kanın doğru yönde akmasını sağlayan dört kapaktan 1’i mitral kapak olarak adlandırılıyor. Kalbin sol tarafında yer alan mitral kapak akciğerlerden gelen temiz kanı kalbe taşıyor. Ardından kalp mitral kapaktan gelen temiz kanı vücuda pompalıyor. Bu süreçte kapak tamamen kapanmazsa, yani kapakta kaçak olursa, kalp temiz kanı vücuda yeterince pompalayamıyor. Kanın akciğerde toplanması ve kalbin aşırı efor sarf etmesi sonucunda özellikle merdiven veya yokuş çıkarken halsizlik, çabuk yorulma, nefes darlığı ve baş dönmesi gibi problemler gelişmeye başlıyor. Tedavide gecikildiği takdirde sorun ilerleyerek akciğer ödemi, kalpte ritim bozukluğu ve kalp yetmezliği gibi hastanın hayatını tehdit eden sorunlara yol açabiliyor.

Tedavi hastaya özel planlanıyor

Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar, sorun yaşanan mitral kapakların onarılması veya değiştirilmesi gerekebildiğini belirterek, “Kapak fonksiyonlarının normal veya normale yakın olarak fizyolojik düzeylere getirilmesi ve yol açabileceği sorunların çeşitli ilaçlarla veya yaşam tarzı değişiklikleriyle önüne geçilmesi tedavide ana hedefleri oluşturmaktadır” diyor.  Tedavinin  hastanın genel durumu, eşlik eden hastalıklar ve kapak yapısı göz önüne alınarak planlandığını vurgulayan Doç. Dr. Onur Taşar, sözlerine şöyle devam ediyor: “Mitral kapak yetmezliğinde çeşitli tedavi yöntemleri mevcut. Kapalı yöntemle, yani anjiografik olarak kapağın tamiri, yine uygun hastalarda aynı yöntemle yeni kapak yerleştirilmesi, cerrahi olarak açık kalp ameliyatıyla kapağın tamiri ve yeni kapak yerleştirilmesi veya mandal yöntemiyle ameliyatsız olarak kapak tamiri, tedavi yöntemlerinden bazılarını oluşturmaktadır.  Bu yöntemlerden hangisinin seçileceğine, detaylı bir muayene, görüntüleme ve laboratuvar yöntemlerinden sonra girişimsel kardiyolog, klinik kardiyolog, kalp-damar cerrahı ve kardiyovasküler anestezisi uzmanından oluşan kalp ekibi tarafından karar verilmektedir”

Kapak yetmezliğine “mandal” yöntemi

Günümüzde, mitral kapak yetmezliğinde başarılı sonuçları bilimsel açıdan kanıtlanmış olan  ”mandal’’ yöntemi yaygın olarak uygulanan bir tedavi seçeneğini oluşturuyor.  Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar, genel anestezi altında gerçekleştirilen ameliyatsız mitral kapak tamirini şöyle özetliyor: “Bu yöntemle, göğüste veya başka bir bölgede kesi yapmadan, kasık toplardamarından girilerek, kateter yoluyla kalbin içine ulaşılmaktadır. Ardından, hasarlı ve kapanma kusuru olan mitral kapak yaprakçıkları çok küçük ölçekli bir klip (mandal) ile birbirine dikilmektedir.  Hasta, ertesi gün hastaneden taburcu edilerek normal hayatına dönebilmektedir. Mandal yönteminin  en önemli avantajı,  deneyimli merkezlerde yüzde 1’den daha düşük riskle yapılmasıdır”

Erşan Kuneri için gösterim öncesi kutlama

Netflix’in 10 Ekim’de yayınlanacak Erşan Kuneri dizisinin 2. sezon lansmanı bu akşam The Marmara Esma Sultan’da gerçekleşti.

Geceye dizinin yaratıcısı Cem Yılmaz başta olmak üzere, dizinin oyuncu kadrosundan Zafer Algöz, Çağlar Çorumlu, Şükran Ovalı, Ahsen Eroğlu, Nilperi Şahinkaya, Bige Önal, Bülent Şakrak, Bora Akkaş, Merve Dizdar, Celal Kadri Kınoğlu, Hande Yılmaz, Alişan Uğur, Ozan Çelik ve Cengiz Bozkurt katıldı. Sanat ve sinema dünyasından pek çok ünlü ismin katıldığı gece, Sonic Boom’un canlı performansıyla devam etti.

En kapsamlı Volvo tesisi Tarsus’ta açıldı

Otokoç’un Türkiye’deki en yeni ve en kapsamlı Volvo tesisinin açılışı Tarsus’ta gerçekleşti.

Otokoç Otomotiv çatısı altında faaliyet gösteren Otokoç, showroom ağını genişletmeye devam ediyor. Bu çerçevede yürütülen faaliyetler kapsamında, Türkiye’nin lider otomotiv perakende markası Otokoç’un Volvo Tarsus tesisinin açılışı yapıldı.

Türkiye’nin lider mobilite şirketi Otokoç Otomotiv çatısı altında çözüm sağlayan Otokoç’un otomotiv perakendeciliğinde ilk akla gelen marka olarak konumlandığını belirten Otokoç Otomotiv Şirket Lideri İnan Ekici, konuyla ilgili görüşlerini şu sözlerle dile getirdi:

“Otomotiv perakendeciliği ve araç kiralama alanlarında faaliyet gösteren Otokoç Otomotiv olarak, bugün Türkiye dahil toplam 9 ülkede, 307 noktada ve 4 bine yakın çalışma arkadaşımızla hizmet veriyoruz. Ne mutlu ki, şu anda Türkiye’nin lider mobilite şirketi ve Türkiye’nin en büyük 22. şirketi konumundayız.

Otokoç Otomotiv tüm şirket olarak geçtiğimiz yıl itibarıyla yaklaşık 3,8 milyar dolar ciro elde etti. Yarattığı katma değerle tüm çalışanlarımız, paydaşlarımız ve stratejik ortaklarımız yanında ülkemize de kazanç sağlamış olmanın gururunu yaşıyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana insanların hayatını kolaylaştırma hedefiyle geliştirdiğimiz yeni hizmet ve uygulamaları sunuyor, müşteri memnuniyetini en üst seviyeye taşımayı tam 96 yıldır birincil önceliğimiz olarak kabul ediyoruz. Sürekli yenilenerek ve hep daha iyisini hedefleyerek otomotiv sektörüne değer katan Otokoç, her tür ihtiyaca uygun araç seçenekleri ve kapsamlı hizmet ağıyla 52 noktada otomotiv perakendeciliğinin lideri konumundadır.

Bu kapsamda, şimdi de söz konusu liderliğimizi daha da pekiştirmek ve Tarsus bölgesine yönelik hizmetlerimizi zenginleştirmek için yeni bir adım atıyoruz. Bugün burada açılışını yaptığımız ve önde gelen markalarımızdan Volvo’nun satış ve satış sonrası bakım hizmetlerini gerçekleştirdiğimiz Tarsus’daki tesisimiz, Otokoç’un ülkemizdeki en yeni ve en kapsamlı Volvo tesisi olma özelliğini taşıyor.

Gençler üniversiteyi hangi şehirde okumak istiyor?

Dünyanın ve ülkemizin lider araştırma şirketi Ipsos’un GÜNDEME DAİR araştırma verilerinden derlenen bu dosya içeriğinde bulunan başlıklar;

  • Geçen seneye kıyasla bu sene, üniversite öğrencileri kendi şehrinde mi farklı bir şehirde mi okumak istiyor? Oranlar ne? Veriler ne gösteriyor?
  • Her 10 üniversite öğrencisinin % kaçı ortalama burs için farklı kurumlara başvurmuş? En fazla başvurulan kurumlar hangileri?
  • Üniversite öğrencilerinin % kaçı tam zamanlı ya da yarı zamanlı çalışıyor?
  • Başka şehirde üniversiteye gidecek her  öğrenciden % kaçı yurtta kalacağını belirtiyor?
  • Yurtta kalmayı planlayanların tercihi devlet yurdu.
  • Devlet yurdunda yer gelmediği durumda öğrenciler ne yapıyor?
  • Okulunu dondurmayı düşünenlerin oranı da geçtiğimiz seneye kıyasla ne durumda?
  • 2023 yılında olduğu gibi üniversite eğitimi için gerekli olan bütçe öğrencilerin % kaçının bütçelerini zorlamaya devam ediyor.

Ipsos

Ipsos

Ipsos

Ipsos

IPSOS TÜRKİYE CEO’SU SİDAR GEDİK VERİLERİ ŞÖYLE YORUMLADI

Gündeme Dair araştırmamızda, üniversiteye yeni başlayacak öğrencilere yaşadıkları şehirde mi yoksa şehir dışında bir okul mu tercih edeceklerini soruyoruz.  Son 3 yıldır kendi şehirlerindeki üniversiteleri tercih edenlerin oranı giderek arttı. Bu yıl, her iki öğrenciden biri kendi şehrindeki bir üniversiteye gideceğini belirtiyor. Yıllar içinde ülkemizdeki üniversite sayısının artması bu oranın yükselmesinde bir etken olabilir. Ancak ekonomik koşulların da öğrencilerin kendi şehirlerinde bir üniversite tercih etmesinde önemli bir sebep olup olmadığına bakmak lazım. Finansal zorlukların üstesinden gelebilmek için öğrencilerin bir kısmı burs başvurularında bulunuyor ya da çalışıyor. Her on üniversite öğrencisinin dördü ortalama iki farklı kuruma burs için başvurduğunu ya da halihazırda burs aldığını belirtiyor. Belediyeler, vakıf ya da STK’lar öğrencilerin burs için başvurmayı tercih ettikleri kurumların başında geliyor. Her on öğrenciden üçü ise tam zamanlı ya da yarı zamanlı çalışıyor.

Üniversite için başka bir şehre gitmek durumunda olanların oranı yüksek olunca doğal olarak barınma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Yaşadığı şehirdeki bir üniversiteye gidecek olanlar içinde bile her on öğrenciden ikisi kendi evinde kalmayacağını belirtiyor. Başka şehre gidenlere baktığımızda, yurt ihtiyacının ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Her on öğrenciden yedisi yurtta kalmayı amaçlıyor.

Yurtta kalmayı planlayanların yine tercihi devlet yurdu, her on kişiden dokuzu devlet yurtlarını hedefliyor. Devlet yurdu çıkmadığında, özel yurtlar ilk tercih olmaya devam etse de, bu sene diğer konaklama alternatiflerine yönelenlerin sayısında artış var. Ayrıca, okulunu dondurmayı düşünen öğrencilerin oranı geçen yıla kıyasla %4 yükselmiş durumda. Hemen hemen tüm öğrenciler özel yurtların pahalı olduğu görüşünde. Özel yurtlara karşı düşünce böyleyken, devlet yurtlarının fiyatlarının uygun bulunduğunu düşünebiliriz. Ancak maalesef durum pek de öyle değil. Öğrencilerin yarıdan fazlası, devlet yurtlarının da beklenenden daha pahalı olduğu görüşünde.  Üniversite eğitimi için gereken bütçe, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da öğrencilerin ve ailelerin hemen hemen hepsinin bütçesini, az ya da çok zorluyor. Eğitiminin aile bütçesinin çok zorladığını belirtenlerin oranı %38.

Her iki yılda bir gerçekleştirdiğimiz Türkiye’yi Anlama Kılavuzu çalışmamızda, 18-24 yaş arasındaki gençlere yurt dışında çalışma arzularını soruyoruz. 2020 yılında yurt dışına gitmek isteyen gençlerin oranı %29 iken 2024 yılında bu oran %38’e yükseldi. Görüyoruz ki, gençlerin üniversite hayatlarını daha iyi koşullarda geçirmeleri ve yetişmiş iş gücünü ülkede tutabilmek açısında gerekli önlemlerin alınması çok kritik.

Hasan Kılıç “Devlet ve Borçla Yönetmek”

Akademisyen yazar Hasan Kılıç’ın Devlet ve Borçla Yönetmek: Türkiye’de Tabiiyet ve Şiddet başlıklı çalışması, Ayrıntı Yayınları’ndan çıktı.

AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından başlayarak Türkiye’de tabiiyet ilişkisini, birbirini besleyen ve bir ağ şeklinde genişleyen borç ve güvenlik devleti kavramları üzerinden açıklayan kitap, yeni yönetim formunun yarattığı yeni öznellik biçimlerinin pratikte nasıl ortaya çıktığını tartışarak politik bir mücadele eksenine de işaret ediyor. Foucault’nun, bir toplumda iktidarın nasıl işlediğini anlamamıza yarayan tüm düzenek ya da yapılar anlamına gelen “dispositif” kavramından yola çıkan Devlet ve Borçla Yönetmek, yurttaşın nasıl hem borçlu hem de potansiyel tehdit olarak konumlandığını, borç ve güvenlik devleti dispositiflerinin pratik işleyişiyle açıklıyor.

Ünlü vokal Mete Karagöz’den yeni şarkı “Tam bir ay oldu”

İbrahim Tatlıses’ten Demet Akalın’a, Mustafa Keser’den Ebru Yaşar’a kadar bir çok isimle bugüne kadar aynı sahneyi paylaşan Mete Karagöz,”Tam Bir Ay Oldu” isimli yeni çalışmasını tüm dijital platformlardan yayınladı. Ünlü isimlere yaptığı vokallerin yanı sıra verdiği bestelerle de adından sıkça söz ettiren genç şarkıcı bu çalışmasıyla birlikte  geniş kitlelere ulaşmayı hedeflediğini belirtti.

Şarkısını İstanbul’da kliplediren Mete Karagöz,” Bugüne kadar Türkiye’nin en iyi isimleriyle aynı sahneyi paylaştım. Onlardan çok şey öğrendim.

Artık öğrendiklerimle birlikte kendi yeteneğimi de birleştirip uzun bir yol katetmek istiyorum” dedi.

İzmir’in yeni çekim merkezi Buddha-La

Four Points by Sheraton İzmir’in teras katında yer alan Buddha-La kapılarını misafirlerine açtı.

Şehir manzarası, keyifli müzikleri ve gurme lezzetleriyle kısa sürede İzmir’in yeni trend mekânları arasında yer alacak gibi…

Buddha-La, modern ve kendine özgü bir konsepte sahip.  Geniş ve ferah tasarımıyla İzmir’de teras kültürüne yepyeni bir boyut kazandıran mekân, hem öğle arası sakin bir kahve molası hem de iş çıkışı dostlarla keyifli bir akşam için eşsiz bir ortam sunuyor.

Ege’nin taptaze malzemeleriyle hazırlanan birbirinden enfes lezzetlerden oluşan menüsünde, salatalar, makarnalar, pizzalar ve hamburgerlerin yanı sıra zengin atıştırmalık tabakları ve imza kokteyller dikkat çekiyor. İçerisinde bulunan barda alkollü ve alkolsüz içecek seçenekleri sunulan mekânda, isteyen misafirler için otelin alakart menüsüyle de hizmet verilebiliyor.  11:00 – 22:00 saatleri arasında açık.

Tel: 0232 344 41 44

Pop müziğinin yeni ismi Buse Çağla’dan “Affetmem”

Buse Çağla “Affetmem” isimli yeni teklisi ile müzikseverler ile buluşuyor. Modern pop müziğin enerjik ve romantik ritimlerini, duygusal tınılar ile harmanlayan parçanın düzenlemesinde Gökhan Turan ve Bertin Yıldız ortak çalışması var. Parça güçlü melodik yapısı, akustik ve elektronik unsurların dengeli bir uyum içinde buluşmasıyla öne çıkıyor.

Buse Çağla “Affetmem” için: “Bu şarkının müziği büyülü, beni duygusal hayal dünyama dalmamı sağlayan fakat sözleriyle hayatımdan kesitler barındıran beni derinden etkileyip gerçek hayata geri döndüren bir şarkım olmuştur” diyor.

Bertin Yıldız ve Kayran Kayan imzası bulunan söz ve müzikte ise yoğun duygular modern pop ritimlerinin temposu ile birleşiyor. Buse Çağla’nın güçlü ve etkileyici vokal yorumu ile “AFFETMEM” DMC etiketi ile  tüm dijital platformlarda yerini alıyor!

Merve Çalkan’dan yeni single “Zemberek”

Müzikseverlerin beğenisini kazanan Merve Çalkan, yeni şarkısı “Zemberek” ile dinleyicileriyle buluşuyor. Söz ve müziği Çalkan’a ait olan bu etkileyici synth-pop parça, aşkın ve ayrılığın getirdiği derin acıları güçlü bir şekilde ifade ediyor. Şarkının düzenlemesini prodüktör Azel Bert yaparken, klip yönetmenliğini ise Melike Beşli üstleniyor.

Haziran ayında yayımladığı “Başlangıç Bitti” adlı şarkısıyla beğeni toplayan Merve Çalkan, “Zemberek” isimli yeni single’ı ile AVRUPA MÜZİK adı altında tüm dijital platformlarda yayında!